10 Aralık 2007 Pazartesi

LÜTUFLAR KUŞAĞI


Allah Teâlâ buyurmaktadır ki:

"Sabah akşam Rabb'lerine (sırf) O'nun (rızasını ve) cemalini dileyerek dua edenlerle beraber candan sabır (ve sebat) et! (Sakın) Dünya hayatının süsünü isteyerek gözlerini onlardan çevirme! Kalbini bizi anmaktan gafil kıldığımız, kötü arzularına uymuş ve işi gücü aşırılık olan kimseye boyun eğme!.."

"Kiminle dostluk kurayım?" diyen Yusuf b. Hüseyn'e:

"Kalbinde Dünya'ya aid bir şeye malik olmayan, senin hiç bir halini ayıplamayan, kendilerine karşı ne kadar çok değişirsen değiş, sana karşı takındıkları tavrı değiştirmeyenlerle dost ol!..Çünkü dostlara en fazla muhtaç olduğun zaman, en çok değiştiğin zamandır!.." buyurur.

İki fert arasındaki meclübiyet, ruhanî beraberlikden doğuyor ise, hiç bir engel önünde sarsılmaz. Tatmin olmakla tükenmez.

Nefsanî sebeplerden doğan meclûbiyet ise, en basit engellemelere mukavemet edemeyip yıkıldığı gibi, her tatminkarlıkta bir parça daha tükenir. Rûhaniyet ortadan kalkar. Ulviyyet yolunda ilerlemenin yegane kanunu, meclûbiyetlerin ruhanî temayüllerle gerçekleşmesini sağlamaktır.

Esasen beşer hayatını yükseltip veya alçaltmada en büyük müessir, muhabbet ve nefreti yönlendirmeğe bağlıdır. Eğer muhabbet layıkına, husumet ve nefret de müstehakkına tevcîh olunursa, o tevcihdeki şiddet nisbetinde fail yükselir. Aksine hareket, yani muhabbeti layık olmayana, husumeti de gayr-i müstehakkına tevcîh, tevcîhdeki şiddet nisbetinde hayatı süflîleştirir.

"Nefsin katli ve ölümü, müslüman olmasından ve kötü sıfatlarının değişmesinden ibarettir."

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder